Fudayl b. iyâd, Feyd b. ishâk’a şöyle demiştir: “Cennette peygamberler ve sıddîkler ile beraber mi olmak istiyorsun? Huzurda Hz. Nuh, Hz. İbrâhim ve Hz. Muhammed’le (sallallahu aleyhi vesellem) birlikte durmayı mı umuyorsun? Ama hangi amelle? Allah için hangi şehvetini terk ettin? Allah için hangi yakını uzaklaştırdın? Allah için hangi uzağı yakınlaştırdın?

1-Şeytan bütün yolları deneyip yaptığı bir ameli insana söyletmeden onu asla bırakmaz. Kişi çok tavaf eder de yanındakilere: “En iyi tavaf bu gece yaptığım tavaftı!” demeye başlar. Veya oruçludur da: “Bu gün de vakit geçmiyor!” veya: “Ne kadar da susadım!” demeye başlar.

2-Fudayl b. Iyâd der ki: “Dünyanın her şeyini önemsiz saymadıkça kalbin selamette olmaz.

3-İbrâhîm, Fudayl’a: “Tevazu nedir?” diye sorunca: “Onu bir çocuktan veya insanların en cahilinden duysan bile hakkı kabul edip boyun eğerek ona uymandır,” cevabını verdi. “Musibete karşı sabır nedir?” diye sorunca ise: “Musibetini etrafa yaymamandır,” cevabını verdi.

4-Fudayl b. Îyâd: “Şayet kabul görecek bir duam olsaydı onu da devlet başkanı (ya da vali) hakkında ederdim,” deyince, kendisine: Ey Ebû Ali! Neden öyle yaparsın?” diye sordular. Fudayl: Çünkü duayı kendim için yaparsam icabet görmesi durumunda sadece bana faydası dokunacaktır. Ancak duayı siyasi lider için yaparsam, onun ıslahı demek ahalinin ve ülkenin ıslahı demektir,” dedi.