Trinity Colege Dublin’den genetikçiler, bir araştırma vesilesiyle Bournemouth Üniversitesi’nden arkeologlara katılıyor. MS. 43’de Roma İmparatorluğu’nun fethinden önce ve sonra kullanılan Demir Çağı’na ait büyük bir akraba grubuna ait mezarlıklardan ulaştıkları 50’den fazla antik genomu kullanarak bir çok dalı olan bir aile ağacı oluşturuyorlar.
İlginçlik de burada başlıyor.
Zira çoğu üyenin anne soyu geriye doğru takip edildiğinde tek bir kadın ataya ulaşıyor. Buna karşın baba soyundan ilişkilerin yok denecek kadar az olduğu görülüyor. Araştırmacılar bu sonuçtan yola çıkarak, kocaların eşlerinin yanına taşındığını ve toprak sahipliğinin kadın soyundan geçtiğini belirtiyor. Bu da kadınların sosyal ve siyasi olarak güçlü olduğunu gösteren Avrupa tarihi öncesine ait ilk durum.
Araştırmacılar bu “anaekillik”in sadece kazıların yapıldığı Dorset’e özel olmadığını, farklı mezarlıklardan az da olsa ulaşabildikleri verilerle yaptıkları doğrulamanın kendilerini tekrar tekrar aynı sonuca ulaştırdığını belirtiyor.
Günümüzde kadınlarla ilgili yapılan eşitlikçi çalışmalar, genelde onları sosyal ve siyasi alanda erkeklerle aynı seviyede haklar tanınması üzerine kurulu. Bahsi geçen araştırmayla birlikte düşünüldüğünde acaba bu eşitlikçi çalışmalar onlara tanınan bir ayrıcalık değil de, potansiyellerine kavuşmalarını sağlayan bir yardım mı?
Kaynaklar
*Lara M. Cassidy, Miles Russell, Martin Smith, Gabrielle Delbarre, Paul Cheetham, Harry Manley, Valeria Mattiangeli, Emily M. Breslin, Iseult Jackson, Maeve McCann, Harry Little, Ciarán G. O’Connor, Beth Heaslip, Daniel Lawson, Phillip Endicott, Daniel G. Bradley. Continental influx and pervasive matrilocality in Iron Age Britain. Nature, 2025;
